F)
El dokuması yaygılarda işçilikle ilgili fiyat sorunları ve
çözüm önerileri :
Bir işi yapan kişi o işten hem maddi hem de manevi bir doyum
sağlamak durumundadır. Atılan taş, ürkütülen kurbağaya değmezse o
iş yürümez. Dokuyucunun eline geçen işçilik miktarı, en az
dokuduğu halıya kullanıldığı ipin boyalı maliyetinin 3 katı
olmalıdır. Gaye, hedef, bunu daha yukarı çekmektir. Ancak bunun
alt limitini vurgulamak için bir standart getirmek gayesiyle böyle
diyoruz. Desenlerde, renklerde, işçilikte sağlanacak cazibelerle
bu başarılabilir. Düşük fiyat verildiğinden pek çok yörede üretim
durmuş vaziyettedir. Doğru ürün tasarımının yapılamaması,
işçilikten tasarrufu zorunlu kılmakta, bu da çalışanı işe karşı
soğutmaktadır. İyi tasarımların yapılabilmesi için de dünya
piyasalarını kollayan tüccarın yönlendirmelerine kulak vermek
şarttır. İşçiliğe verilen fiyatın teğetine oturtturulması için bu
zincirin restore edilmesi gerekmektedir.
VII. EL
DOKUMASI YAYGILARDA YIKAMA İŞLEMİNİN ÖNEMİ, KONU İLE İLGİLİ
SORUNLAR VE ÇÖZÜM ÖNERİLERİ
Konunun önemi
:
Elde dokunmuş yaygının yıkama işleminden geçirilmesinin bazı haklı
nedenleri vardır. Bu yüzden bilinçli tüccar ve tüketiciler
yıkanmış halıda ısrar etmektedir. Bu nedenler kısaca şöyle
özetlenebilir.
1.
Yünün kalitesinin test edilmesi,
2.
Boyanın kalitesinin test edilmesi,
3.
İşçiliğin kalitesinin test edilmesi ve rötuş yapılmışsa foyanın
açığa çıkarılması,
4.
Desenlere berraklık kazandırma,
5.
Yüne parlaklık kazandırma,
6.
Boyayı sabitleştirme,
7.
Renklerin terbiye edilmesi,
8.
Potların düzeltilmesi,
9.
İşçiliğin net olarak görünmesinin sağlanması,
10.
Abraşların ortaya çıkarılması,
Yıkanmamış yaygıdaki kusurları görmek, işte profösyönel olmayan
kişiler için mümkün değildir. Hatta bir çok profösyönel kişi bile
bu hataları göremez. Yıkama işlemi yukarıda belirttiğimiz konulara
açıklık getirir. Hata yapılmasını önler, tüketiciyi korur, riski
toptancı tüccarın sırtına bindirir. Bu riskten dolayı da tüccar
dikkatli alım yapmak zorunda kalır. Bu da üreticiyi kaliteli
üretim yapmaya zorlar. Şimdi, kısaca yıkama işleminin nasıl
yapıldığını görelim.
Yıkama işlemi, pürümüzle halının sırtındaki fazla
tüylerin yakılması işlemiyle başlar. Bu işlem halının evde toz
yapmasını önlediği gibi, halıdaki işçiliğin berrakça görünmesini
de sağlar. Ayrıca yakma işlemi ile yüne şayet naylon, perlon vs.
sentetik katkı maddeleri katılmışsa bu kusurun ortaya çıkarılması
sağlanır. Zira yün, alev çekildiğinde söner, erimez. Sentetik
maddeler ise alevle yanar, erirler. Yakma işlemini müteakip halı
yıkama havuzuna atılıp bol su ve bir takım kimyasal karışımlarla
yıkanır. Bu işlem halının yünündeki fazla boyaların akmasını,
boyaların sabitleşmesini sağlar. Tüketici daha sonra halısını
yıkadığında boyaların bir birine karışması riskinden kurtulmuş
olur. Bağırıcı sert renkler alınarak, halıya güzellik
kazandırılır. Bu da halının süratli satılmasını temin eder. Yıkama
işlemi bitirildikten sonra, santrifüjle halının suyu alınır.
Kurutulan halı daha sonra dolaplanır. Dolaplama işlemi ile halıya
yumuşaklık, parlaklık kazandırılır ve üstündeki tozların,
pisliklerin çıkması sağlanır. Daha sonra tıraş işlemine geçilir.
Bu işlem de halının havındaki dengesiz kesimlerin ortadan
kalkmasını sağlar.
Neticede, halı yıkama fabrikaları, güzellik salonları
gibi bir işlev görür. Halıdaki üstün değerlerin ortaya
çıkarılmasında önemli bir rol oynarlar.
İyi yıkanmamış bir halının satım şansı çok azdır. Yıkama
işleminin önemini belirtmek için, bir halıcılık deyimi ile bu
paragrafı kapatalım. “Yıkama, halıyı vezir de, rezil de eder.”
A)
El dokuması yaygılarda yıkama işleminde personel ile ilgili
sorunlar ve çözüm önerileri :
Halı yıkama fabrikalarında işin öğrenilmesi usta çırak ilişkileri
yolu ile olmaktadır. Genellikle çok cahil kişilerden oluşan
vasıfsız işçiler ustalarının yönlendirilmesinde, pek çok halıyı
telef ederek bu işi zaman içinde öğrenip ustalaşırlar. Bir kimya
konusu olan yıkama işleminin, kimyanın “K” sını bilmeyen kişiler
tarafından yapılması şaşırtıcıdır. Ehliyetsiz bu kişilerin boş
yere tükettikleri hammadde, malzeme ve perişan ettikleri halının
dolar karşılığı ise korkunç boyutlardadır. Acilen endüstri meslek
liselerinde tekstil bölümünde yıkama konusunda derslere yer
verilmesinde ülkemiz için büyük yararlar vardır. Kimya olgusunu
bilen, kalifiye elemanlar halıcılığımıza güç katacak,
yıkamacılığımızın dünyada ünlenmesini sağlayacaktır. Bu ünlenme,
alınacak bir takım tedbirlerle, ülkeye, halıcılığımız kadar
dövizin yıkama işlemi ile de gelmesini sağlayacaktır.
B)
El dokuması yaygılarda yıkama işlemi ile ilgili adres
sorunu:
Her olayda olduğu gibi yıkama işlemlerinde de hammaddenin nereden,
nasıl, kaliteli ve hesaplı temin edileceği ve kaliteli hesaplı
işçiliğin kime yaptırılacağı sorunu mevcuttur. Konunun üzerine
ilmi bir yaklaşımla bu güne kadar eğil inmediğinden, bu alanda iş
görenler neyi, nereden, nasıl, hangi fiyatla temin edeceklerini
net olarak bilememektedir. Uzman, ilmi yaklaşıma yatkın kadrolar
olmadığından da konuda yeni yöntemler geliştirilmemektedir. Bu
işlevin de koordine noktasında Halıcılık Vakfı’nın bulunmasında
büyük yarar vardır. Neticede bu işler bir araştırma, geliştirme
işi, halkla ilişkiler konusu ve bilgi işlem merkezlerinde konunun
toparlanması işidir. En uygun yıkama tiplerinin
standartlaştırılması, bu standartlara uygun hammaddenin
nerelerden, nasıl temin edileceği, yıkama işleminin nasıl
yapılması gerektiğinin standart hale getirilişi, dünyadaki benzer
sektörlerin izlenmesi, bir uzmanlık alanıdır. Ancak, Halıcılık
Vakfı kendini buna vakfedebilir. Başka kişi ve kuruluşlardan bunu
beklemek abestir.
C)
El dokuması yaygılarda yıkama işlemi ile ilgili slogan
sorunu ve çözüm önerileri:
Bazı nostaljik yaklaşımlarla, bir takım kişi ve kuruluşlar,
halının yıkanmasına karşı çıkmakta ve sektörde yıkama taraflısı
olanlar sahtekarlıkla suçlayarak puan toplamaya çalışmaktadırlar.
Tezlerinin çıkış noktası şu görüşe dayanmaktadır : Yıkama işlemi
halının ömründen bir şeyler götürmektedir. Kimyasal işlemlerle
halı yıpratılmaktadır. Halıya eski süsü vererek müşteri
kandırılmaktadır. Bu görüş sahipleri, önyargılı olarak bunları
iddia ederken, bazı konuları gözden kaçırmaktadır. Halı toptan
piyasalarında kimse, yıkanmış halıyı eski diye satmamaktadır. Buna
gerek de yoktur. Konunun tarafları her şeyi açıkça bilmekte, böyle
bir konuşma hiçbir zaman gündeme de gelmemektedir. Diğer yandan
toptancı tüccar ve ondan halıyı alan perakendeci esnaf ve yurt
dışı ithalatçısı, bu işlevin müşteriye hizmet ettiği kanısındadır.
Dünyada ekonomik savaşın hızla sürdüğü bir dönemde, diğer
ülkelerin halıları yıkama sayesinde şakır şakır yanarken
(parlarken), bizim yıkanmamış halılarla bir takım entel
saplantılar doğrultusunda hareket etmemiz halıcılığımıza fayda
değil zarar vermektedir. Netice Batıda halıyı alan sıradan
sokaktaki kişi, evini iyi görünen, iç dekorasyonuna uyan, uyumlu,
hesaplı bir yaygı ile dekore etmek istemektedir. Olayın derinine
inecek ne zamanı, ne kültürü, ne de maddi durumu müsaittir. Bazı
zengin koleksiyoncuların görgüsünü, bilgisini, bu kitleden
beklemek saflıktır. Ancak dünyada müşteri potansiyelinin %99’u
olan bu kesiti bırakıp, satış teğetimizi,sloganımızı dünyadaki
%1’lik pazara göre ayarlamak ise cinayettir.“Düzgün yıkanmış,
hırpalanmamış, uyumlu renk tonlarına düşürülmüş, güzel görünümlü
halı” slogan olmalıdır.
Sayfa 9